“Kasaba ve kır arasındaki ilişkiyi moda haline getirin.”
Miuccia Prada, Raf Simons ve kendisinin bir ayağı ofiste, diğer ayağı cennet gibi doğada olan sonbahar erkek giyim koleksiyonunu böyle özetledi.
Konuklar, geniş tiyatronun şeffaf döşeme tahtalarının üzerinde kıvrımlı sıralar halinde düzenlenmiş döner ofis sandalyelerine oturdular. Birkaç metre altlarında, kristal berraklığında bir dere, sonbahar yapraklarını çimenler ve eğrelti otlarından oluşan yemyeşil, dalgalı bir manzara vardı.
Floresan ve LED aydınlatmalı iç yaşamlarımız ile harika dış mekan arasındaki gerilimi özetleyen, baş döndürücü, kafa karıştırıcı bir setti. Konsept, sazlık ve su resmiyle desteklenen bir kartvizit olan davetiyeden, yüzme boneleri, deniz gözlüğü benzeri gözlükler ve havuz kaydıraklarının basmakalıp ofis kıyafetleriyle eşleştirildiği eşsiz Prada tarzı koleksiyonun stiline kadar her şeyde yankılandı.
Defile, Prada’dan beklenen heyecan verici moda akışını sunmadı, ancak pantolonlar ve ikili takımlar için canlı renkler de dahil olmak üzere birçok yeni ve çekici tasarım fikri vardı; Çok havalı İngiliz tarzı country ceketler; kalın tabanların uzun iktidarını sonlandırabilecek süper düz, terlik benzeri ayakkabılar ve bazen birden fazla giyilen çok sayıda gösterişli kemer. Emporio Armani’de ve Milano’nun başka yerlerinde görülen denizciler, parlak altın düğmeli muhteşem kürklü paltolarla da boy gösterdi.
Bu arada Prada, Rus besteci Igor Stravinsky’nin 1913’te Sergei Diaghilev’in bale topluluğu için yazdığı “Bahar Ayini” de dahil olmak üzere sanatçılara nesiller boyu ilham veren bir yenilenme metaforu olan “mevsimlere olan derin ihtiyacımızdan” bahsetti.Bol miktarda gri flanel, şık dış giyim ve şık ama kalın örgü kazaklarla koleksiyonları kesinlikle sonbahar ve kışı ikna edici bir şekilde yansıtıyordu. Takım elbise ve pardesülerde terzilik genç ve çoğunlukla kutu şeklindeyken, trençkotlar ince ve boru şeklindeydi.Takım pantolonu ile eşofman arasında bir yere düşen pantolonlar vardı; kazaklar ve her türlü alt parça için kullanılan ilginç renkler ve sıra dışı bereler, kar maskeleri ve kaptan şapkaları.
Davetiyelerle birlikte gönderilen sade renklerdeki ipek kravatlar da podyumda tipik iş gömlekleriyle eşleştirilen beklenmedik bir aksesuardı. Bunlar modanın mevsimlere ve döngüsel doğasına olan bağlılığının bir hatırlatıcısıydı; dolayısıyla bu defileye göre, neredeyse nesli tükendiği düşünülen resmi kravatların bile yenilenme şansı var.